Türkiye’de rock ve metal müzikle ilgilenen yeni grupların nerede yanlış yaptığı üzerine düşünürken global piyasadaki bu alanın gruplarının neyi doğru yaptığı üzerine biraz kafa yordum. Sonra şunu fark ettim, global olarak büyük dominasyon sağlayan yeni jenerasyon bir metal grubu yok. Rock özelinde ise kaç istisnai durum var.
Hala stadyum konseri yapabilecek kadar büyük olan metal grupları en geç 80’lerden kalma reputasyon ve saygınlıkları sayesinde bunu başarıyorlar. Bu durum bana göre müzikle ilgili planlarımızı şekillendirirken karar vermemiz gereken bir yol ayrımını işaret ediyor. Ki çoğu müzik sevdalısı bu ayrımı öyle ya da böyle yaşıyor ancak tercihler çok keskin olduğu için ortaya çıkan sonuç verimli olmuyor. Peki bu yol ayrımı nedir? Hemen söyleyeyim: kişisel tatmin veya kitlelere dokunabilmek. Kişisel tatmin metalin kompleks yapısını ve zevkini, kitleler ise yeni jenerasyon basit ve kolay tüketilen müziği istiyor.
Eğer gelecekte müzik sektöründe yer edinmek, kitlelere dokunmak ve bu alanda büyümek isteniyorsa, rock ve metali bir kenara bırakmak ve günün trendlerine açık olmak gerekiyor.
Öte yandan, müzikte kişisel tatmini öne koyanlar için maalesef gidebilecekleri global çapta büyük bir yol pek olasılık dahilinde görünmüyor. Metal müzik ile büyük kitlelere erişen yeni jenerasyon gruplar elbette var ancak bunlar sadece metal piyasası için büyük diyebileceğimiz kadar büyükler. Pop ve hip-hop’ın dinlenme ve eriştikleri kitlelerin yanında komik kalıyorlar.
Başarının Anahtarı Burada
Üstte bahsini ettiğim yol ayrımı üzerine söylenebilecek bir şey daha var ve bence bu söyleyeceğim şey bu iki ayrımın kesişim noktası. Müzik ve kariyer planlamamızı siyah ve beyaz gibi keskin çizgilerle ayırmak yerine kendimize bir gri alan belirlememiz gerekiyor.
Bahsettiğim gri alanı uyguladığını düşündüğüm ve bunun karşılığını da bariz bir şekilde alan dünya üzerinde büyük kitleleri peşinden sürükleyen bir grup hali hazırda var. İsmi veriyorum: Imagine Dragons.
Bu grupla ilgili her zaman tarz tartışmaları yapılıyor. Rock grubu mu yoksa pop grubu mu olduğu hep tartışılıyor. Pop dinleyicisine göre bu grup kesinlikle bir rock grubu. Rock ve metal dinleyenler için ise kesinlikle rock değil ve nefret edilen bir pop grubu. Bu iki kitleye bu hissiyatı yaşatabiliyor olmak, muhtemelen farkında olmadan yaptıkları bir şey ve sonuç muazzam. Rock sevenler de, pop sevenler de onlardan bir şeyler alabiliyorlar. Müzik yapan insanlar için bundan daha önemli bir şey olmaması gerek. Türlere takılmadan kitleye istediğini, ihtiyaç duyduğunu verebiliyor olmaktan daha önemli ne olabilir ki?
Son Söz
Sanırım söylemek istediğim şeyleri anlatabilmişimdir. Türkiye’de çok yetenekli gençlerin metal müzik ile yapmaya çalıştıkları şeyleri birebir gözlemiyorum fakat bir türlü bu yetenek ve yeterliliklerini büyük kitlelere aktaramıyor oluşları beni üzüyor. Kendilerini sözde ‘metalcilik’ davasına o kadar kaptırmış vaziyetteler ki, o yetenekler heba olup gidiyor.
Ortalama bir metal grubunda gitarist olarak beste üreten bir kişinin müzikal üretim noktasındaki seviyesi, şu an Türkiye’de furya haline gelen her bir t-rap şarkıcısından kat be kat daha iyidir bana göre ancak bu yeteneklerini doğru bir yol üzerine aktarma noktasında problem yaşıyorlar. Umarım bu yazı faydalı olur. Kendi gri alanınızı oluşturup, müziğinizi kitlelerin sevebileceği kalıplara sokmanız sizin için hayati önem taşıyor. Kitleyi elinize aldıktan sonra kalbinizden geçen müziği yapmakta özgür olacaksınız.