– Türk Gitar: Merhabalar. Röportaj isteğimizi geri çevirmediğiniz için çok teşekkür ederiz.
– Özver Yılmaz: Merhaba, ben teşekkür ederim.
– Türk Gitar: Her zaman olduğu gibi yine gitar ile giriş yapalım. Gitar çalmaya kaç yaşında, kimin teşvikiyle başladınız?
– Özver Yılmaz: Sanırım 13-14 yaşındaydım ve çevrede pek teşvik edecek insan yoktu. O yüzden amerikalı rakçı abilerden gördüm diyebilirim. =)
– Türk Gitar: Gitar konusunda gelişim ve öğrenme sürecinizde destek aldınız mı? Yoksa kendi çabalarınızla mı öğrendiniz?
– Özver Yılmaz: Bizim evin yanında bakkal bir vardı. Arkadaşlarla beraber genelde o bakkal ve çevresinde takılıyorduk. Sonra öğrendik ki bakkalın oğlunun veya bir tanıdığının gitarı varmış. Onu aldım, bir de metot buldum zar zor bir yerlerden, alıp oradaki şarkıları çalmaya başladım, böyle gitti.
– Türk Gitar: İlk gitarınızı hatırlıyor musunuz? Bir çok gitaristin ilk gitarlarıyla ilgili ilginç anıları oluyor, sizin de böyle bir anınız var mı?
– Özver Yılmaz: Bakkalın gitarı. =)) Ama ilk satın aldığım gitar Ibanez bir akustik gitardı. Sonra onu satıp Fender Squier ve acayip bir amplifikatör aldım. İlk gitarda bare basmaya çalıştığımı hatırlıyorum, sonra sinirlenip gitarı kıracaktım onu hatırlıyorum. Sinirden gitarı ısırmıştım hahaha. =) Meğer bir yol varmış deneyerek anladım. =)
– Türk Gitar: Müziğe ilk adım attığınız dönemde gitaristliğin yanında vokalliği de düşünüyor muydunuz? Kendine ve kafasına uygun vokal bulamayıp, “en iyisi vokali de ben kendim yapayım” diyen çok müzisyen var, siz de onlardan mısınız?
– Özver Yılmaz: Yok ben her zaman çalıp söylemek istedim. Bir şeyleri anlatmak istedim ama başkalarına değil, kendime sanırım. Sonradan değişti işler, insanlarla paylaşıp yalnız olmadığımı anladım. Bu da beni mutlu etti. Umarım dinleyenleri de mutlu etmiştir.
– Türk Gitar: Deli Gömleği’ni ilk dinlediğim zaman (Yalanlar Söyle’yi dinlemiştim ilk olarak) dikkatimi direkt olarak vokal çekmişti. Vokal konusunda çok farklı bir ses renginiz ve tarzınız var. Bana göre alışması ufak bir zaman alan fakat alıştıktan sonra müptelası olunan bir ses. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
– Özver Yılmaz: Teşekkür ederim, sanırım büyüdükçe ergenliğe geri dönüş yaptım ve sesimin rengi değişti. =) Dünyada tiz sesler için çok örnek var ama ülkemizde alışması daha zor insanlar için, her konuda olduğu gibi…
– Türk Gitar: Son dönemde Türkiye’den çok, yabancı ülkelerde turne ve konser etkinliği içerisindesiniz. Bunun özel bir sebebi var mı?
– Özver Yılmaz: Oradaki seyirci tepkisi bizden çok farklı. Konserlere eğlenip, dinleyip dağıtmak için geliyor insanlar genelde. Bu hem sahnedekileri hem de seyirciyi mutlu ediyor. Biz pek sahnede poz kesebilen insanlar değiliz içimizden ne geliyorsa onu yapıyoruz. Atla zıpla, gerekirse o gitarı kır! =)
– Türk Gitar: Ukrayna’da bir televizyon ve radyo programına katıldınız. Size gerçekten çok fazla ilgi gösteriyor olmalılar, bunun sebebi nedir? Barış Manço ve Japonların ona gösterdiği sevgi gibi bir ilişkiniz mi var? =)
– Özver Yılmaz: =) Dünyada bilinen Türk tipinden biraz uzağız diyelim. Dünya çok büyük görünebilir ama değil. Aynı kafada insanlar her yerde var. Bizde hep sınırlar var, nerede hangi konuya bakarsan bak sınırlar var ve ben en azından bunu her konuda kendi adıma kırmaya çalıştım. Müzikte, işimde, özel hayatımda, her yerde. Dünyanın çoğunun yaptığı veya inandığı şeyler doğrudur kafasından erken uzaklaştım, böyle buldum kendi yolumu. Zaten doğru olsa dünya bu halde olmaz, bu da var. İ.Ö. 600 yılından 2014’e ne değişti? Çok mu farklı her şey? Değil. O yüzden kendi çıkışını kendi bulmalı insan diye düşünüyorum. İşte belki de bu yüzden ilgi gösteriyorlar. =)
– Türk Gitar: Türkiye’ye dönelim. Grunge denince yerli grupları baz aldığımız zaman belki de akla gelen ilk grupsunuz. 1999 yılından beri aktif olarak müzik yapıyorsunuz fakat ilk albümünüz (demoları saymıyorum) 2011 yılında geldi. Halbuki 2006-2007 yılında sizin hakkınızda yapılan yorumlarda (özellikle Ekşi Sözlük’te) sürekli olarak bir albüm beklentisinden bahsedilmiş. O albüm için neden o kadar geç kaldınız? Yaptığınız müzik türünün, Türkiye’de müziği yönetenler açısından piyasa için “potansiyelli” görülememiş olması gibi bir durum söz konusu olmuş olabilir mi?
– Özver Yılmaz: 2001 yılında “Soytarı” kaydını albüm yapmak için Akmar’da bir ağabeyimiz bize yarısını siz verin paranın dedi, paramız yoktu. 2005 yılında “Oyuncak Albüm” kaydını albüm yapmak istediler ama kayıt kötü diyerek kabul etmedim. İyi mi yaptım kötü mü yaptım bilmiyorum ama olan bu. Bizde satma potansiyeli görmemiş olabilirler, doğru ki biz satmayız. Bu yüzden yaptığımız müziği yaparken çok seviyoruz hala. =) İş olarak asla görmedik üretmeyi, çalmayı, konser vermeyi. Ağacın altında flüt çalan yunan tanrısı gibiyiz hala, olayın çıkışı bu. =)
– Türk Gitar: Kendi solo parçalarınız bulunuyor. Youtube’da 2006’da kaydettiğiniz bir akustik demo albüm yer alıyor. İlerleyen dönemde kendi solo projelerinizle ilgili düşünceleriniz ve planlarınız neler?
– Özver Yılmaz: Şarkılar hazır, 5-6 şarkı. Bu seneye yetiştirmeye çalıştım ama herhalde 2014 baharına kaldı. Bu sene biraz nefes alayım diyorum, biraz yoruldum sanırım. Şimdi davulcumuz Mehmet de askerde. Deli Gömleği yeni albümün vokalleri kaldı, biraz dinleneyim artık diyorum ama bakalım… =)
– Türk Gitar: Kendi çabalarıyla gitar çalmaya çalışan gençlerin, tab metoduyla çalışmalarını sağlıklı buluyor musunuz?
– Özver Yılmaz: Bana yıllardır şarkıların akorlarını soran arkadaşlar oluyor ben de onlara dinleyip çıkarmalarını söylüyorum genelde. Bu daha iyi. Çok zor partisyonlar çalmıyoruz sonuçta (yeni albümde bu biraz değişebilir ). Yani tab’dan baksalar da dünyanın sonu değil, ortaya çıkan şey önemli.
– Türk Gitar: İdol olarak gördüğünüz ve model aldığınız müzisyenler hangileri?
– Özver Yılmaz: İdol demeyelim de bizi pisliğe bulaştıran insanları seviyoruz. Cobain, Morrison gibi. Şarkıcı olarak insanlık tarihinin en büyük şarkıcısı Michael Jackson gibi. İnsan büyüdükçe kendisi olması gerektiğini öğreniyor. Elbette bu bir süreç, genç arkadaşlara şu an mantıklı gelmeyebilir. Gelmesin de zaten. =)
– Türk Gitar: Hobileriniz neler? Gitaristlik dışında neler yapmaktan keyif alıyorsunuz?
– Özver Yılmaz: Ya çok zaman kalmıyor aslında ama son dönemde bisikletle ezilmeden İstanbul’da bisiklet sürmeye çalışıyorum. Evde PES ve FIFA var tabii. Bir de gezmekten büyük keyif alıyorum. Hatta en sevdiğim şey bu. Kimin değil ki?
– Türk Gitar: Son olarak, sitemiz amatör gitaristleri eğitmek ve bilgilendirmek amaçlı bir site olduğu için onlara söylemek istediğiniz bir şey var mı?
– Özver Yılmaz: Tavsiye verirken hep çekinirim ama kendi hayatımdan bir örnek verebilirim: durmadan çalın. Artık internetten gerekli gereksiz her şeyi bulabiliyorsunuz, bunları yardımcı edinip kendiniz bir şeyler yaratın. Asla kopyalamayın, kopyala yapıştır size kısa vadede başarı getirir ama uzun vadede silinip gidersiniz. Silinmeseniz de doğru hatırlanmayabilirsiniz aklı başında kişiler tarafından. Piyasa denen şeye bakın, anlayın ve en önemlisi seviyorsanız çalın. Gerçekten zevk alıyorsanız, gerçekten gitarı elinize aldığınızda kafanızdaki her şeyden kurtulup başka yerlere gidiyorsanız çalın, mutlu olun.
– Türk Gitar: Bizi kırmayıp sorularımıza verdiğiniz içten cevaplar için çok teşekkür ederiz.
– Özver Yılmaz: Ben teşekkür ederim, her zaman, sizlere başarılar, başarmasanız da olur aslında 😉