Dinlediğimiz müziğin tıpkı çeşitli canlılara yaşam fırsatı sunan ve kimi zaman aydınlığa, kimi zaman da karanlığa bürünen bir evren gibi yüce ve sonsuz olmasının belirtilerinden bir tanesi de, salt hâlini dinlemeye yanaşmadığımız bir müzik türünün bir başka müzik tarzıyla etkileşime girip başarılı olduğu kabul görülen bir sonuç elde ederek kulaklarımız için adeta bir sürpriz sunmasıdır herhalde. Thrash metal’i seven ancak dinlediklerinin çeşitliliği sebebiyle zaman zaman da göz ardı eden bir dinleyici olarak, Vektor’ın 5 yıl gibi uzun bir aradan sonra piyasaya sürdüğü “Terminal Redux” albümünün thrash metal’e karşı hissettiğim duyguları tazeleyebilecek kadar önemli bir başarı olduğunu şimdiden belirtmeliyim.
2003’te ve ABD’de kurulmuş olan Vektor, müziğinin seçkin yönünün yanı sıra yıllardır taviz vermediği sağlam duruşu nedeniyle de en çok saygı duyduğum gruplar arasında yer alan bir progresif thrash metal oluşumu. Diskografisinin ilk yıllarını demolar ile dolduran grup, henüz ilk stüdyo albümünde (Black Future, 2009) dikkatleri üzerine çekmeyi başarmış; işlediği uzay, bilim-kurgu ve kaos temalarını, en önemli karakteristik özelliklerinden bir tanesi olan uzun besteler ile bir araya getirerek, insanlara yarından sonrasının müziğini dinletmeye başlamıştı.
Black Future’daki çarpıcı başarısını bir sonraki stüdyo albümü olan “Outer Isolation” (2011) ile daha da taçlandıran Vektor, bu albüm sonrası Napalm Death ve Municipal Waste gibi kendi türlerinin oldukça önemli gruplarıyla tura çıkma başarısı göstererek yükselişini sürdürdü. Takvimler 6 Mayıs 2016’yı gösterdiğinde ise grubun üçüncü stüdyo albümü olma niteliğindeki “Terminal Redux”, Vektor dinleyicilerine sunularak 5 yıllık hasret nihayet sona ermiş oldu.
10 adet parçadan oluşan ve 1 saati geçen süresiyle Vektor’a ilk kez vakit ayıracak bir dinleyici için zahmetli bir yol vaat eden albüm, çerçeve yapıp duvara asılası güzellikte bir kapağa sahip. Adam Burke, bir bilim-kurgu filminin afişi olsa sırıtmayacak nitelikte bir tasarıma imza atarak, albümün içeriğini görselliğe profesyonelce yansıtmış. Mix ve mastering’lerden sorumlu müzisyen ise tıpkı önceki iki Vektor albümünde de olduğu gibi yine Byron Filson. Filson, geçmiş yıllardaki deneyimlerinin de etkisiyle, Vektor’ın sound’unun hâlâ yıllar öncesindeki sertlikte olabilmesinde önemli bir rol oynamış. Albümde emeği geçen bir diğer müzisyen ise ambient müzik öğelerini üstlenmiş olan, Alex Poole.
Vokalist David DiSanto’nun black metal’vari bir vokal tekniği kullanması albümün kışkırtıcı yönünü besleyen en önemli öğelerden bir tanesi olurken, “Charging the Void” ve “Recharging the Void” isimli parçalarda 2 kadın vokalistten (Naeemah Z. Maddox, RoseMary Fiki) faydalanılması ise Terminal Redux’u diğer pek çok thrash metal albümünden farklı kılan, ilginç bir detay olmuş. 13 dakikalık süresiyle tabiri caizse gözdağı veren Recharging the Void’in, özellikle 6. dakikadan itibaren efsane metal gruplarından Cynic’i anımsatan özel bir atmosfer eşliğinde devam ettiğini rahatlıkla söyleyebilmemiz mümkün. Kompleks yönleriyle ön plana çıkan hem blackened thrash metal’vari, hem de nispeten daha melodik bir altyapıya sahip olan yaratıcı gitar riff’lerinin belirli bir denge ve düzen içinde bir arada olması; albümün “karmaşa” ya da “amaçsız” olma ihtimalinin önüne geçerek, dinleyiciyi, sadece düşünen adamların müziğinde rastlanılan “bilinçli müzisyenlik” becerisi ile karşı karşıya bırakmış.
Gitarist Erik Nelson, davulcu Blake Anderson ve bas gitarist Frank Chin’in, tek enstrümantal parça olan “Mountains Above the Sun” ve yine tek ballad olan “Collapse”in ilk yarısı dışında Terminal Redux’un her anında son derece agresif, tutkulu ve teknik özelliklerdeki şaşırtıcı enstrüman kabiliyetleri, Vektor’ın metal müzik dünyası için tartışmasız çok önemli bir değer olduğunu 5 yılın ardından tekrar gözler önüne sermiş. Bir favori belirlemenin epey zor olduğu albümdeki her bir parçanın kendine özgü derinliklerinin olması ve barındırdıkları fikir zenginliği de Terminal Redux’un kalitesini gösteren, belirleyici bir etken konumunda yer alıyor.
Her saniyesiyle bir Vektor klasiği olan “Terminal Redux”, thrash metal’in progresif metal ile kozmozda buluşmuş olduğu; olgun, güçlü ve tüm bunlardan önce özgür bir albüm. Uzun bestelerden oluşan albümlere mesafeli yaklaşan bir dinleyici olsanız dahi Vektor’a bir şans vermenizi ve farklı evrenlere açılan bu yolculukta sabırlı olmanızı tavsiye ediyorum.
Dileriz bir sonraki Vektor albümü için de bir 5 yıl daha beklemez ve kendilerini ülkemizde en kısa zamanda izleme fırsatı buluruz.
Türk Gitar Puanı: