Cort firmasının fiyat/performans adına yakışır yegane gitarı ile karşı karşıyayız diyebilirim. Pek çok kişinin öğrencilik dönemlerinde kullandığı eskiden evlerde asılı duran tüfek misali bir türlü atılmak istenmeyen bir başlangıç gitarı olurlar kendileri.
H-S-H dizilimindeki bu gitar her tarzdaki tonlara ulaşabiliyor. Bu konuda ezeli rakibi Ibanez GRG170DX’i single coil olması ile geride bıraktığını söylemek isterim. Nedir bu single coil diyecek olursanız kısacası humbucker manyetikleri single’a dönüştürmeye yarıyor diyebilirim. Misal Ibanez GRG170DX’de 5 yollu anahtar varken sadece humbucker-single karışımı yapabiliyorken, Cort X6’da single-single vari bir ton elde etmeye yarıyor. Yani işinözü H-S-H manyetik dizilimindeki bu gitarı single coil sayesinde Fender Stratocaster gibi S-S-S olarak kullanabiliyoruz. Bu noktada önemli pozitif yorumlar almayı hakediyor Cort.
Tonlar genel anlamda tiz’den uzak sustain’i idare edebilecek derecede, dolgun tok ve bass karakterlidir. Bu arada gitarın manyetikleri eskiden “Power Sound” iken şimdiki yeni üretimlerde “MightyMite Bluebucker” isimli yeni manyetikler kullanılıyor. Gitarı elimize aldığımızda ise derin gövde oyukları, bunun yanı sıra güzel zımparalanmış, kaliteli bir boya kullanılmış olması dikkatimizi üstüne çeker nitelikte. Sap olarak “akçaağaç “, orta kalınlık tercih edilmiş. Kimi ince kimi kalın sever ama ortayı herkes sever demiş Cort ve bu yargıyı sap tasarımına aktarmış. 24 Perde, beyaz noktalı klavye işaretleri, jumbo fretli gül ağacından yapılmış bir klavye ile karşılaşıyoruz. 24 Perde olması istediğimiz notalara inmemizi sağlıyor iken jumbo fret olması çalımı oldukça kolaylaştırıyor. Özellikle bent’lerde kolaylık sağlıyorken sweep picking’lerde sıkıntıya düşürdüğünü belirtmek isterim.
Sap-gövde bağlantısı olarak bu fiyatlardaki neredeyse tüm gitarlarda olduğu gibi sap’ın gövde ile vidalı bir bağlantı oluşturması (bolt-on) olayı tercih edilmiş. Sustain’e olumsuz etki ettiğine dair şehir efsaneleri anlatılıyor olsa da belirtmek isterim ki Ibanez olsun, Fender olsun en pahalı gitarlarda bile sap-gövde bağlantısı genellikle bolt-on’dur. Köprüye bakacak olursak Cort’un kendi üretimi “Floydrose” mantığına dayanarak yapılmış “Double Locking III” ismindeki kilitli köprü sistemi dikkatimizi çekiyor. Aslında bu fiyat aralığındaki gitarlarda floydrose tarzı köprü kullanılması yandaşı değilim. Lakin “hadi yapalım” demiş ve yapmış Cort. Yeni başlayan birisini uğraştırabilir akort etme olayında. Fakat akort ettikten sonra kilitleri güzelce alyan anahtarımız ile sıkıştırırsanız teli kopartsanız bile kolay kolay akort salmaz diyebilirim. Misal Ibanez GRG170DX’i 10 dakikada, her gün akort edersin Cort x6’yı 30 dakikada haftada bir akort edersin. Bu konuda Floydrose kötüdür demeyi doğru bulmuyorum çünkü tercih meselesi. Lakin bazı parçalarda floydrose’suz olmaz. Mesela Steve Vai’in sabit köprü ile çalınabileceğini düşünmüyorum.
Head stock’a gelecek olursak güzel bir trusrod kapağı, klavye bitiminden eğimlendirilmiş. Krom ve kolay kolay akort salmayan bir akort mekanizması ile karşılaşıyoruz. Gitar fabrikasyon olarak ” D’addario ” sponsorluğunda olup 0.9 teller ile gelmekte. Ayrıca belirtmek isterim ki klavyesi oldukça sağlam. Güzel bir sap ayarı ile birlikte 0.12 numara telleri gayet güzel kaldırıyor. Sert müzik yaptığım bir dönem bu gitar vardı elimde ve 0.12 tel takıp sap ayarını yapmıştım ve uzun süre gitmişti.
Genel olarak Ibanez GRG170DX ile karşılaştırdığımız zaman tercih edebileceğiniz, gerçekten her tarzı yapabileceğiniz bir başlangıç gitarı. Hoş; gerekli setup ile konserlerde bile işinizi çok güzel görebilen bir gitardır. Yeni başlayan gitaristlerin ilk olarak sahneye adım attıkları yerler genellikle okul ile alakalı organizasyonlar oluyor, oralarda işinizi görür. Fakat bir sonraki aşamaya geçecek düzeye geldiğiniz zaman bu gitarı değiştirmeniz gerekecek.