Heavy Notes tamamen bir anda oluşmuş bir etkinlik. Ben Ankara`ya geleli sadece 10-11 ay olmuştu ve Ankara`daki ilk müzik grubumdan henüz yeni ayrılıp kendi grubumu kurmaya karar vermiştim. Bu yeni grubumla konser fırsatları ararken kendi konserimizi düzenleme fikri aklımıza gelmiş ve hikaye böyle başlamıştı. Grubumuzun eski davulcusu ve daimi üyesi Ahmet ile bir gün sohbet ederken bu fikri “ya, acaba?” diye biraz konuştuktan sonra direk anlık bir heyecanla işe girişmiş ve bir hafta içinde Heavy Notes`un ilk ayağını grubum Sachive Gress ile organize etmiştik. Biraz şanssızlık biraz iyi niyetimizin suistimali biraz da amatörlüğümüzden kaynaklanan aksilikler yaşadık tabii, ama “Heavy Notes” 7 Ekim 2014 günü hayata geçmişti.
Aklımıza ilk gelen Ankaralı gruplara projeyi anlatıp bu konserde sahne almaları konusunda onay aldıktan sonra konseri düzenleyeceğimiz mekanı ayarlamaya gelmişti sıra. Henüz yeni açılmış ama sahnesi ve ses sistemi güzel, üstelik insanları da ilgili ve nazik bir bar olduğunu, bu barın bizi geri çevirmeyeceğini onay aldığımız grupların birinden öğrendik (Grubu ifşa ediyorum: Halvet). “Noxus Bar”a gittiğimizde bu mekân açılalı henüz bir hafta olmuştu. Konuştuk ve her konuda anlaşma sağladık. Daha sonrasında ise hiç beklenmeyen bir şekilde orası bizim grup yerimiz ve hatta ikinci evimiz olmuştu. Her prova çıkışı oraya gider, bir şeyler yiyip içer olduk ve buna adeta bağımlı hale geldik. İşin tuhaf tarafı, konserden sonra Ankara`daki aşağı yukarı her grup için aynı durum söz konusu olacaktı. Ayrıca bu tamamen bizim sayemizde olacaktı. Sadece bu durum bile beni çok mutlu etmeye yeterdi aslında, ama dahası vardı.
Şu an grubumuzun gitaristi Yiğit YGS/LYS nedeniyle grupta yok, yerine geçici olarak Anıl`ı aldık. Geçen sene de ben aynı durumdaydım. Sınav senemde ders çalışmaya ara verip telefon kartıyla soğuk havada evimin yakındaki telefon kulübesinden Kıbrıs`ı organizasyon için aradığım gecelerde önümüzde bizi bekleyen o konserlerle dolu yazın bana verdiği tarifi olmayan tatlı heyecan ile bu işleri iyi yaptığımı görmemin verdiği özgüven ve cesaret, teklifte bulunduğumuz sanatçı menajerlerinin ve mekan sahiplerinin çalışmalarımızdan etkilenmesi ve “sizin gibi organizatörlere ihtiyacımız var” demesi beni daha da hırslandırdı. Sonuç olarak işte bugün grubumuzu taşıdığımız bu yolda güzel bir yaz geçirdik, hayalini kurduğum konser turunu hayata geçirmiş olduk.
Bahsettiğim bu konser turu klasik bir rock/metal festivali konseptinde. Üç ila altı grubun sırayla sahne aldığı konserlerde bilet fiyatları merkezlere göre değişti. Lefkoşa, İstanbul ve Ankara`da organizasyonlar yaptık. Türk Gitar`ın medya/basın sponsoru olduğu bu etkinlik bol katılımla gerçekleşti ve güzel bir kitle oluştu. Pahalı bilet fiyatları olan büyük konserlere gidemeyen rock/metal severlerin özellikle katılım gösterdiği bu konserlerde insanların ne kadar eğlendiklerini, kendilerini müzik ve ortamın ambiyansıyla kaybettiklerini görmek çok da zor değildi. Pogolarda kopan kafalar da cabası 🙂 Sadece eylemler yüzünden İstanbul etkinliğini iki ayağa bölüp ikinci ayağı ileri bir tarihte almak durumunda kaldık ki şu an ikinci ayağın üstünde çalışıyoruz.
KKTC konserinde üç grup sahne aldı. KKTC`den Hustler, İstanbul`dan Fabrikatör ve Ankara`dan benim grubum olan Sachive Gress`in katılımıyla gerçekleşti. Açık havada 1984 Bahçe isimli mekanda düzenlenen bu organizasyonda biz sahnedeyken küçük aksaklıklar yaşanmış olsa da organizasyon başarılı oldu. 1984 Bahçe çok sıcak ve ilgili bir mekan. Çok kolaylıklar sağladılar. Ankara konseri ise sorunsuzdu diyebiliriz. İlk günden beri birlikte çaldığımız Afterburner ve Halvet gruplarına son anda Carnac eklendi ve headliner olarak da Ayşe Saran ile çalıştık. Çok da güzel bir kitleye çaldık.
Genç müzisyenler ve organizatörler olarak biz bu piyasanın bu tarz şeylere ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz çünkü yıllardır bu piyasada kendimizi baltalıyoruz ve hala da bunu yapmaya devam ediyoruz. Biz harçlıklarımızdan harcayıp prova yapıyoruz, tura gidiyoruz, headliner getiriyoruz. Ama insanlar zahmet edip konsere gelmiyor bile. Bazen arkadaşlarımızı bile getiremiyoruz. Gelenlerden bir kesim sadece kendi arkadaşlarını dinleyip gidiyor. Biz kar etmeye çalışmıyoruz, müziğimizi yapmaya çalışıyoruz. Tek destekçimiz Türk Gitar gibi gönüllü kuruluşlar ile bizi izlemeye gelen seyircilerimiz. Başka bir kaynağımız da yok.
Heavy Notes umarız ki daha güzel etkinliklerle devam edecek ve daha da büyüyecek. Biz üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz. Umarız hep beraber Heavy Notes`un ve onunla birlikte Türk Rock/Metal müzik piyasasının yükselişini izleriz. Ayrıca, Türk Gitar`a da teşekkür etmek istiyorum böyle bir imkan sağladığı için. Müzikle kalın!