Sitede rock dünyasına ait tüm gruplara ve albümlerini yer vermeye çalışıyoruz. Bu bağlamda hakikaten elimizden geldiğince tüm yeni çıkan albümleri ele almaya çalışıyoruz. Çok ekstra olarak dinlemediğimiz grupların albümlerini de bu amaç doğrultusunda ele alıyoruz. Kings of Leon çok fazla ilgi alanımın içinde olan bir grup olmadı fakat bugün yeni çıkan albümleriyle ilgili gözlem ve düşüncelerimi aktaracağım.
Geçtiğimiz günlerde bildiğiniz gibi Arctic Monkeys harika bir albüm piyasaya sürmüştü. Alternatif ve indie tarzında çok hoş bir albümdü AM albümü. Ben bu iki grubu birbirine benzetiyorum. İki grubu birbirinden ayıran en önemli olay, bir tarafın indie tarzının, diğer tarafın alternatif tarzının daha baskın olması. İşte bu çok önemli kısım bu iki grubu çok farklı iki grupmuş gibi görmemizi sağlıyor.
Dağılma Söylentilerine Rağmen Yeni Albüm
Kings of Leon 1999 yılında kurulmuş bir grup. Elemanları 4 kardeş. Bu durum gruba çok fazla pozitif etki yapıyor. Son dönemde özellikle grubun dağılacağı yönünde çok fazla haber çıkmıştı. Mechanical Bull albümü ile grubun sevenlerinin yüreğine su serpilmiş oldu. Her an dağılma haberini alabileceklerini düşünürken yeni single’lar ve albüm ile grubun sapasağlam ayakta olduğunu gördü Kings of Leon fanları. Aslına bakarsanız bu durumun da arkasında kuvvetli aile bağları olabilir. Sonuçta aileden birisiyle bağlarını koparmak mı yoksa herhangi bir kanbağı olmayan grup elemanıyla bağları koparmak mı daha kolaydır… Demem o ki bu grubun temel olayı bir aile olması.
17 Haziran 2013’te Supersoaker isimli parça single olarak piyasaya sürülmüştü. Akabinde 6 Ağustos 2013’te Wait for Me single’ı yayınlandı. Ve son olarak albümden hemen önce, yani 13 Eylül 2013’te Beautiful War yayınlanmıştı. Hatta bu parça bir radyo programında yayınlanmış ve programın sunucusu tarafından “bu parçayı takdir etmeyen bir kişinin herhangi bir şeyi takdir edebileceğini düşünmüyorum” şeklinde fazlasıyla olumlu bir yorumu vardı. Peki albümün diğer kalan parçaları bu söz ile paralel kalitede mi? Bakalım.
Single olarak piyasaya sürülen parçaları ilk olarak ele alalım. Supersoaker hareketli bir parça. Şarkının introsu, oktavlı riff’leri ve agresif vokalleri çok başarılı. Zaten ilk single olarak bu parçanın seçilmesi parçadaki hit olma potansiyelini ortaya koyuyordu. Akabinde gelen Wait for Me ne tam slow ne de hareketli bir parçaydı. Özellikle nakaratı çok akılda kalıcı ve etkileyiciydi. Kings of Leon’un en önemli özelliklerinden biri bu zaten. Nakaratlar gerçekten çok başarılı oluyor. Celeb Followill bu konuda hep harikalar yaratmıştır. Bu parçanın ortasındaki geçiş kısmı çok güzel. Tam bir hit. Beautiful War ise tam olarak slow bir parça. Etkileyici ve bir o kadar da vurucu. Bu şarkıyı albümün dördüncü parçası yapmak yerine sonuncu parçası yapsalar güzel olabilirmiş. Kapanış için harika bir seçim olurdu bana göre.
Diğer parçaları tek tek ele alalım. Rock City parçası bana direkt olarak bir tarzı anımsattı. Hangi tarz? Southern Rock’ın öncüsü Lynyrd Skynyrd’ı. Hem vokal tekniği hem girişteki solo hem de gitar riff’leri. Çok sevdiğim bir gruptur Lynyrd Skynyrd, bu sebepten ötürü bu parçayı çok tuttum. Don’t Matter ise girişteki metronom ile direkt bas bas bağırıyor, “birazdan sizi kopartacağım” diyor. Öyle de oluyor. Hoş olmuş. Bu parçanın solosunu ayrıca çok beğendiğimi söylemek istiyorum. Temple parçasını pek fazla tuttuğumu söyleyemem. Nedense bana çok bayağı ve sıradan geldi. O yüzden çok fazla üzerinde durmak gerektiğini düşünmüyorum. Her albümde bu tarz parçalara yer vardır.
Family Tree parçası bas gitarıyla ön plana çıkan bir parça. Beste direkt olarak bas gitarın üzerine inşa edilmiş, çünkü neredeyse baştan sona hep aynı şeyi çalıyor bas gitar. Hoş olmuş, güzel olmuş. Sıra Tonight parçasına geldi. Bu parça bana göre albümün gizli hiti. Ağlak vokali ile çok hoş bir tarz yakalanmış. Kings of Leon tarzını sonuna kadar yansıtan bir parça. Coming Back Again ise Temple gibi sıradan bir parça olmuş. Çok üzerinde durulacak bir şey göremedim ben. Ve son parça On The Chin. Bu parça giriş trafiği ile bana Duman’ın Öyle Dertli parçasını anımsattı. Tabii Öyle Dertli’nin metronomu biraz daha hızlıydı. Bu parçanın da o şekilde yüksek metronomda çalındığını hayal ettim, daha iyi olurdu herhalde. Onun dışında normal bir parça. Kapanış için özellikle seçilmiş bir parça değil. Daha farklı ve vurucu bir parça tercihi yapılabilirdi. Daha önce de söylediğim gibi Beautiful War bu görevi başarıyla yerine getirebilirdi.
Evet, albümü baştan sona ele aldık. Bana kalırsa başarılı, dinlenesi bir albüm olmuş. Hareketli parçalarında bile huzur veren ve yumuşak bir hava var demek istiyorum. Tam bir soft kafa albümü. Yabancı kritik sitelerindeki incelemelere baktığımda da genel olarak beğenilen bir albüm olduğunu görüyorum. Ortalama 7/10 puan almış. Ben bu puanın bir tık üstünü vereceğim. Albüm geçtiğimiz hafta iTunes üzerinden ücretsiz olarak dinlenebildiği için incelemeyi daha erken yapabilirdik ama yoğunluktan bugüne kaldı. İlerleyen günlerde başka inceleme ve yazılarda birlikte olmak dileğiyle.
Türk Gitar Puanı: